9 Nisan 2017

Oyunlar ve Sosyal Adalet

Sosyal devletin temel ilke ve koşullarından biri olan sosyal adalet günümüzde özellikle Amerika ve Avrupa'da kendine yoğun bir şekilde yer bulmaktadır. Bu görüşe göre toplumun her kesiminden insan toplum önünde eşit haklara sahip olmalıdır. Peki bu kötü bir şey mi? Tabii ki hayır ancak bazı kavramların gereğinden fazla kullanılması onlara olumsuz bir anlam yükleyebiliyor.


Peki sosyal adaletin oyunlarla ilgisi nedir? Batı anlayışına göre oyunlarda genellikle ana karakterler beyaz tenli, sportif ve karizmatik, erkeklerden oluşuyor. Bu da toplumun diğer kesimlerini yeteri kadar temsil etmiyor ve bir eşitsizlik yaratıyor.

Aynı zamanda bu görüşe göre kadınlar manken gibi bir fiziğe sahip olmamalı. Bu kadınlar için kötü bir algı oluşturuyor ve oyunlardaki kadınlar bu görüşe göre günlük hayattaki kadınlar gibi pürüzsüz olmayan biraz asimetrik yüze sahip bazen kilolu, bağımsız ve erkeklerden emir almayan cinste kadınlar. Aynı zamanda erkekler genellikle fazla kaslı olmayan, saçına özen gösteren beta olarak tabir edebileceğimiz karakterlerden oluşuyor.

Buna bir örnek olarak Mass Effect 1, 2, 3 serisinde oynadığımız sert, alfa Komutan Shepard karakteri ile Mass Effect: Andromeda serisinde oynadığımız daha yumuşak mizaçlı, bolca espiri yapmaya çalışan Ryder ailesini örnek verebiliriz. Bu hem erkek hem de kadın karakterler için geçerli.


Mass Effect: Andromeda hakkında hem İnceleme hem de İlk Bakış yazımızda bunlara biraz değinmiştik dileyen bu konuda o yazılarımızı okuyabilir.

Aynı zamanda sosyal adalet akımına göre Andromeda başlangıcında görebileceğimiz Raj Patil gibi mutlaka bir Hint temalı karakter olmazsa olmazlarımızdan.

Özellikle son yıllarda ortaya çıkan hem kadın hem erkek olarak yaratabileceğimiz ana karakter bu akımın bir ürünü. Forumlarda ortaya çıkan "no female protagonist, no buy" yani "kadın ana karakter yoksa oyunu almayacağım" temalı itirazlar ve konuşmalar oyun yapımcılarını da böyle kararlar almaya zorlayabiliyor.

Kanada adlı ülkemizde özellikle büyük bir yer edinen bu akımımız Bioware genellikle tanıtım videolarında ve fotoğraflarında ana karakter olarak erkek komutan Shepard'ı kullandığı için, kadın versiyonunu yeteri kadar kullanmadığı yönünde büyük bir eleştiri almıştı. O günden sonra Bioware tarafından yapılan oyun tanıtımları, fotoğraflar ve videolar genellikle kadın karakterler üzerinden yürüyor.

Bioware'in özellikle son oyunlarında en önem verdiği konu lezbiyen, gay ve biseksüel karakterlerin temsil edilmesi ve mutlaka bu karakterlerin bunu bir şekilde gündeme getirmesi. Ancak uzayda koloni kurma görevi verilen insanların neden biseksüel ve gay karakterler arasından seçildiğini anlamak biraz zor.

Peki sadece Bioware'i mi örnek verebiliriz? Mafia 3 oyununun ana karakteri Lincoln siyahi ırka mensup ve oyunun açılışında bize oyun geliştiricileri Hangar 13 tarafından ırkçılığın çok kötü bir şey olduğunu ve gerçekçiliği yansıtmak adına oyunda ırkçı sözler yer aldığını ama bunu hiç tasvip etmediklerini bildiren bir mesajla karşılaşıyoruz.

Watch Dogs 2 oyunumuzda ise yine bir siyahi kahraman farklı ırklara mensup renkli ve espirili arkadaş grubu ile sosyal adaletsizliğe karşı savaşıyor.


Beamdog tarafından geliştirilen bir ek paket olan Baldur’s Gate: Siege of Dragonspear, transgender olduğunu gözümüze gözümüze sokan karakterleri, kahramanların nasıl düzgün bir etiğe sahip olması gerektiğine dair dersleri ve güçlü ve bağımsız olduğunu sürekli belirtme ihtiyacı olan kadınları ile çoğu oyuncuya yeter dedirtmiş bir proje. Özellikle bunun oyunun içine iyi bir şekilde eklenmemiş olduğu ve sormadığınız halde karakterlerin size cinsel tercihleri hakkında bilgi vermeleri atmosferinizi olumsuz yönde etkiliyor.

Baldur’s Gate: Siege of Dragonspear sosyal adalet derslerini biraz fazla kaçırıp olumsuz incelemeler ile bunun bedelini ödemiş oldu.

Bu konuda irili ufaklı çok örnek vermemiz mümkün. Kadınların ve farklı ırkların oyunlarda temsil edilmesi hoş bir şey. Ancak bunun ayarında yapılması ve oyunların bu hayat görüşüne alet edilmemesi düşüncesindeyim.